• https://www.facebook.com/KaliteliHumikAsit/
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905442334826
  • https://www.youtube.com/channel/UCtE15TnUGmfPXaR7X5mw-Lg
FİYAT LİSTESİ
ÜRÜN SİPARİŞİ
    • FABRİKA VE LABORATUVAR GÖRÜNTÜLER

NEDEN BİTKİNİN ANA SÜTÜ BAS ÜRÜNLERİ

 

 

                      NEDEN HUMİK ASİT (BİTKİNİN ANA SÜTÜ )

1950 Yılında ABD nin  Mashall yardımı adı altında ülkemize yapmış olduğu traktör yardımı ile ülkemizde işlenebilir tarım arazisi varlığı artmış ve beraberinde birim alandan daha fazla ürün elde edebilmek için bilinçsizce kimyasal gübre tüketilmiştir. Bu gidişattan çok büyük çıkar elde eden çok uluslu kimyasal gübre üreticileri günümüz de yerli firmalarla ortaklık yapıp çiftçimize sempatik tavırlar sergilemektedirler.

Kullanılan kimyasal gübrelerin başında azot kaynağı olarak nitrat gelmektedir. Nitrat toprağa atıldıktan sonra bitki tarafından kısa zamanda %30-40 alınmakta geri kalan  %50-60  ise toprakta kalıcılığı olmadığı için ya yıkanıp yer altı sularına inmekte, yada buharlaşıp uçmaktadır. Günümüzde 20-30 metrelerde sondajı yapılan yerlerde su numunelerinde aşırı derecede   nitrat çıkmaktadır. Bunun

Tek kaynağı bitkinin yararlanması için atılan fazla kimyasal gübredir. Bu kimyasallar yüzünden tükettiğimiz sular nitrat içermektedir. Buda zamanla insan sağlığı için tehdit  oluşturmakta ,bağışıklık sistemini çökertmekte ve zamanla kansere neden olmaktadır. Hiç dikkat ettiniz mi ülkemizde her geçen yıl insanlarımızın ortalama yaşam ömrü kısalıyor. Sebeplerinden biride ;  insan vücuduna en fazla beşikten mezara kadar giren gıdanın su olmasıdır.. Eskiden köylerde ve kentlerde tek kaynaktan su tüketilirdi. Fakat hızla artan nüfus artışı ile su talebini karşılamak için tek kaynaktan değil toplama (baraj ; nehir, sondaj vb) kaynaklara dönüldü. Bu   durumdan (bağışıklık sistemi zayıf düşen milletimizin ) , yine çok uluslu ilaç firmaları çıkar sağladı.

Ülkemizin bilinçli kendine ait bir tarım politikası olmadığı için uydurma ,benzetme yönetmeliklerle ülke çiftçisi bilinçlendirilmeye , ziraat fakültelerinde tarımsal eğitimler verilmeye çalışılmaktadır.

Hepimiz humusça zengin toprakların verimli olduğunu biliriz. Ama humusun en aktif maddesi olan humik asiti tanımayız. Hümik asitler toprağın kimyasal, fiziksel ve biyolojik özelliklerini etkileyerek bitki gelişimine yardımcı olmaktadırlar. Hümik asitlerin besleyici fonksiyonları özellikle makro ve mikro besin elementlerinin bitkiye geçişinde ortaya çıkmaktadır. Hümik asitlerin biyolojik etkileri ise daha çok mikroorganizmaların aktivitelerini arttırılmasında görülmektedir. Fiziksel ve kimyasal olarak ise iyi toprak yapısı oluşturmada, toprağa süzme kolaylığı sağlamasında, havalandırmada, nem tutmada, toprağın iyon değişiminde ve toprağın tamponlanmasında hümik asitler önemli roller oynamaktadırlar. Toprağın bitkiler tarafından kullanışlı hale gelebilmesi için toprağın hümik asit içeriğinin oldukça yüksek olması gerekmektedir Bitki için besin kaynağı olmanın ve yapısal oluşumdaki oldukça önemli faktörünün yanı sıra, hümik asitler toprağın fiziksel özelliği (su tutma kapasitesi gibi) üzerinde temel bir etkiye sahiptir. Ayrıca, hümik asitler iyon değişim kapasitesi ve tamponlama özelliği (pH dengesi) gibi fiziko-kimyasal özellikleri de büyük oranda belirlemektedir. Bu özellikler sadece bitki besin maddelerinin bitki tarafından alınması ve toprakta tutunmasını sağlamakla kalmaz, toprak tuzlanmasının olumsuz etkilerinden de korumaktadır. Yeterli düzeyde hümik asit içeren bir toprağın bitki gelişimi ve büyümesine olumlu ve net bir etki sağlayacağı kati delillerle ortaya konmuştur.rekli besin maddelerinin bitkiye geçişini sağlamaktadırlar. Fosforun içeriğinin fazlaca bulunduğu ortamlarda meydan gelen kloroz problemini hümik asitlerin demiri bitkinin alacağı forma getirmesi ile çözdüğünü araştırmalar göstermiştir. İz elementlerin bitki tarafından ihtiyacının

karşılanmasında hümik asitlerle şelat yapan bileşiklerin rolü büyüktür. Tüm gerekli metaller hümik asitlerle şelat yapabilmektedir. Toprakta bulunan potasyum, kalsiyum, mağnezyum, demir ve çinko ile reaksiyona giren hümik asitler organik-mineral köprüler üretmektedirler. Tüm araştırmacılar hümik asitlerin varlığı ile toprak mikroorganizmalarının aktivasyonlarının arttığı konusunda ortak düşünceye gelmişlerdir. Bu sebepledir ki yoğun bir şekilde sömürülerek zayıf kalmış toprağı tamir etmek için hümik asitlerle iyileştirme yöntemi tek başına etkili çözüm olmaktadır. Hümik asit-metal kompleksi bitki beslemede belirleyici bir durumdur. Ağır metaller ile çözünmez bileşikler yapan hümik asitler bunların hücreden içeri girmesini engelleyen setler oluşturmaktadır. İnorganik demir bileşikleri de toprakta çözünmezler, oldukça kararsızdırlar ve kalsiyumu yüksek (kireçli) topraklarda bitki tarafında alımı zordur. Humatlı bileşikler demiri şelatlı kompleksler içine dahil etmektedir. Toprak fosfatları demir ile yaptıkları reaksiyonlarda bitki tarafından alınamaz duruma gelmektedirler. Fakat reaksiyon sonucu oluşan bileşik hümik asitler tarafından komplekslenmektedir. Şelatlama maddeleri olan hümik asitler fosfat ile demir arasındaki bağları kırabilmektedirler. Sonuçta fosfat iyonu serbest kalmaktadır. Humatların toprağa ilavesi bu işlemin hızını yükseltmekte ve fosfatın bitkilerce alınmasını kolaylaştırmaktadır. Hümik asitler bitki plasmanın geçirgenliğini arttırmada ve bitkilerce besin elementlerinin alımının hızlanmasında aktif hareket etmektedirler. Hümik asitlerin tohumun çimlenme kapasitesini arttırdığını ve bitkilerin vitamin içeriğini çoğalttığı bilinmektedir Su ve besin maddelerini taşıyan hümik asitler tohumun gözeneği boyunca çekilmekte ve çimlenmenin başlaması için tohumu uyarmaktadır.. Hümik asitler sadece tohumu uyarmakla kalmaz, aynı zaman da kök sistemini ve üst aksamı da uyarmaktadır. Özellikle bunların etkisi kökte öne çıkmaktadır. Kök gelişimindeki ilerleme bitkinin veriminin artmasındaki en önemli etkendir Hümik asitler suyun topraktan buharlaşmasını yavaşlatmaktadır. Bu durum kilin hiç olmadığı veya kısmen az olduğu ve su tutma kapasitesi olmayan kumlu topraklar için önemlidir. Ayrıca hümik asitler iklim şartlarına göre toprağın rengini daha koyu renklere dönüştürme özelliğine sahiptir. Böylece toprağın ısı şartları da değişmiş olmaktadır. Bitki beslemede inorganik gübrelerin öneminin anlaşılmasının üzerine tarımsal verimde de ilk zamanlarda hızlı gelişim gerçekleşmekte idi. Sonuçta toprak organik maddesinin önemi unutulmuş ve toprakta bitki beslemesi bakımından zamanla problemler artmıştı. Bu nedenle, dünyada özellikle gelişmiş ülkelerde organik madde toprağın zaafiyeti nedeni ile tekrar kullanılmaya başlamıştır. Hümik asitli gübrelerin toprağa verilmesi ile ileri bitki gelişimi ve toprak verimliliği sağlandığı anlaşılmıştır.

Hümik asitler gerekli besin maddelerinin bitkiye geçişini sağlamaktadırlar. Fosforun içeriğinin fazlaca bulunduğu ortamlarda meydan gelen kloroz problemini hümik asitlerin demiri bitkinin alacağı forma getirmesi ile çözdüğünü araştırmalar göstermiştir. İz elementlerin bitki tarafından ihtiyacının karşılanmasında hümik asitlerle şelat yapan bileşiklerin rolü büyüktür. Tüm gerekli metaller hümik asitlerle şelat yapabilmektedir. Toprakta bulunan potasyum, kalsiyum, mağnezyum, demir ve çinko ile reaksiyona giren hümik asitler organik-mineral köprüler üretmektedirler. Tüm araştırmacılar hümik asitlerin varlığı ile toprak mikroorganizmalarının aktivasyonlarının arttığı konusunda ortak düşünceye gelmişlerdir. Bu sebepledir ki yoğun bir şekilde sömürülerek zayıf kalmış toprağı tamir etmek için hümik asitlerle iyileştirme yöntemi tek başına etkili çözüm olmaktadır. Hümik asit-metal kompleksi bitki beslemede belirleyici bir durumdur. Ağır metaller ile çözünmez bileşikler yapan hümik asitler bunların hücreden içeri girmesiniengelleyen setler oluşturmaktadır. İnorganik demir bileşikleri de toprakta çözünmezler, oldukça kararsızdırlar ve kalsiyumu yüksek (kireçli) topraklardabitki tarafında alımı zordur. Humatlı bileşikler demiri şelatlı kompleksler içine dahil etmektedir. Toprak fosfatları demir ile yaptıkları reaksiyonlarda bitkitarafından alınamaz duruma gelmektedirler. Fakat

reaksiyon sonucu oluşan bileşik hümik asitler tarafından komplekslenmektedir. Şelatlama maddeleriolan hümik asitler fosfat ile demir arasındaki bağları kırabilmektedirler. Sonuçta fosfat iyonu serbest kalmaktadır. Humatların toprağa ilavesi bu işlemin hızını yükseltmekte ve fosfatın bitkilerce alınmasını kolaylaştırmaktadır. Hümik asitler bitki plasmanın geçirgenliğini arttırmada ve bitkilerce besin elementlerinin alımının hızlanmasında aktif hareket etmektedirler. Hümik asitlerin tohumun çimlenme kapasitesini arttırdığını ve bitkilerin vitamin içeriğini çoğalttığı bilinmektedir Su ve besin maddelerini taşıyan hümik asitler tohumun gözeneği boyunca çekilmekte ve çimlenmenin başlaması için tohumu uyarmaktadır. Hümik asitler sadece tohumu uyarmakla kalmaz, aynı zaman da kök sistemini ve üst aksamı da uyarmaktadır. Özellikle bunların etkisi kökte öne çıkmaktadır. Kök gelişimindeki ilerleme bitkinin veriminin artmasındaki en önemli etkendir Hümik asitler suyun topraktan buharlaşmasını yavaşlatmaktadır. Bu durum kilin hiç olmadığı veya kısmen az olduğu ve su tutma kapasitesi olmayan kumlu topraklar için önemlidir. Ayrıca hümik asitler iklim şartlarına göre toprağın rengini daha koyu renklere dönüştürme özelliğine sahiptir. Böylece toprağın ısı şartları da değişmiş olmaktadır. Bitki beslemede inorganik gübrelerin öneminin anlaşılmasının üzerine tarımsal verimde de ilk zamanlarda hızlı gelişim gerçekleşmekte idi. Sonuçta toprak organik maddesinin önemi unutulmuş ve toprakta bitki beslemesi bakımından zamanla problemler artmıştı. Bu nedenle, dünyada özellikle gelişmiş ülkelerde organik madde toprağın zaafiyeti nedeni ile tekrar kullanılmaya başlamıştır. Hümik asitli gübrelerin toprağa verilmesi ile ileri bitki gelişimi ve toprak verimliliği sağlandığı anlaşılmıştır.

Unutmayalım : Dünyaya gelen her canlı zengin bir çevre ile karşılaşıyor.Anne yavrusunu doğuruyor anne sütü ,hayvan doğuruyor ağız sütü, Ürettiğimiz ürünlerde (tohum,fide,fidan )birer canlıdır.Dünyaya geldiklerinde ilk embiryonel kökü çıkardılarında veya bitki kök bölgesinden gövdeye ilk su yürüdüğünde ne kadar çok zengin bir bitki besin elementi kompleksi ile karşılaşırlarsa tohumun genetik poansiyeli gereği köklerdeki besinlerin geçtiği kapıları o kadar geniş açarlar.Şunu unutmayalım ki bitkinin birincil dereceden beslenme organı kökleridir. Bitki %80 kökten beslenir.Yani siz kökü ne kadar sağlam tutarsanız veriminizde o derece fazla olacaktır.Sağlıklı bir kök sitemi ve bitki besleme için BİTKİN ANA SÜTÜ( BAS) ürünlerini kullanalım.

Kısacası ; kullanılan kimyasal gübrelerin kullanımını azaltmak ,nitratı ve diğer kimyasal gübreleri tutarak  yeraltı sularına inmesine engel olmak ,Birim alandan en fazla ürünü ,en az girdi ile en sağlıklı şekilde almak için  ülkemizde humik asit lerin kullanımına ihtiyacımız var. 

Allahı n bize bahşetmiş  olduğu bu nimet kuranı kerimde Ala suresi(4/5) ayetlerde şu şekilde tefsir edilir ‘’ O, yeşil bitki örtüsünü çıkaran, sonra da onları çürüyüp kararmış çör çöpe çevirendir.’’İşte bu kararmış çöp tarımdaki ülkemizin geleceği için en büyük velinimetlerden biridir.

 

   ALİ AYHAN

                                                                                                                                                      Ziraat Mühendisi